“Büyükler sayılara bayılırlar. Tutalım, onlara yeni edindiğiniz bir arkadaştan söz açtınız, asıl sorulacak şeyleri sormazlar. Sesi nasılmış, hangi oyunları severmiş, kelebek biriktirir miymiş, sormazlar bile. “Kaç yaşında?” derler, “Kaç kardeşi var? Kaç kilo? Babası kaç para kazanıyor?” Bu türlü bilgilerle onu tanıdıklarını sanırlar. Deseniz ki, “Kırmızı kiremitli güzel bir ev gördüm. Pencerelerinde saksılar, çatısında kumrular vardı.” Bir türlü gözlerinin önüne getiremezler bu evi. Ama, “Yüz bin liralık bir ev gördüm,” deyin, bakın nasıl “Aman ne güzel ev!” diye haykıracaklardır.” Küçük Prens
Evet maalesef bir çoğumuz için durum bu hale geldi. Bizi mutlu eden hazları unutup, o hazzı ne kadara satın alabileceğimizi düşündük hep. Belki de bu yüzden olsa gerek, satın aldığımızı düşünsek bile o hazzı, asla olması gerektiği kadar mutlu olamadık.
Aslında en kötüsü de tüm hazları satın alabileceğimizi düşünmemiz oldu. Yada parayla satın alınabilenlerin gerçek haz olduğunu düşündük.
Bir çiçeği dalında koklamak yetmedi, söküp almak ve ait olmadığı bir vazoya koymak istedik. Bedelini verdik diye bizim olduğunu zannettik ama bir gün solup gitmesine engel olamadık. Bu çiçek örneğinden yola çıkarak, bu örneği her yere uygulayabilirsiniz. İlişkilerde, ailemizde, çocuklarımızda her yerde bu örneği çoğaltabilirsiniz.
Mesela bir aşk sayı ile elde tutulamaz. Bazen rastgele bir zamanda rastgele bir bakış yeterde artar yanmaya. İçinde ruh olmayan yüzlerce hediye yerine, bir “iyikim” demek yada “hep yanındayım” demenin değeri ölçülemez bile.
İçinde duygu olmayan hiçbir adımınız olmasın. Ne okula gidin, ne işe gidin, nede bir ilişkiyi sürdürmeye çalışın. Kimseye yazık olmaz, olan hep size ve geri dönüşü olmayan zamanınıza olur maalesef.
Bir gün dönüp bakarsın arkaya bilmem kaç yıl, kaç gün geçmiştir ama hayatı anlamak ve doyasıya yaşamak adına bir arpa boyu yol katedememişsindir.
Lütfen yaşadığın hayatı içine çeke çeke,doyasıya yaşa. Belki daha iyi anlarsın diye sayılarla anlatayım sana, yalnızca 1(bir) tekrarı bile yok bu hayatın.
Sevgiyle ve anda kalın canlarım.