Şükretmek Üzerine

Sevgili canlarım, bugün sizlere benim hayatımda mucizeler yaratan, maddi manevi her sınavımdan geçmemi sağlayan ve beni yakından tanıyanların çok iyi bileceği gibi hiç ağzımdan eksik olmayan şükür kelimesinden bahsedeceğim.

Sözlerime başlamadan önce hemen araya girerek, eğer varsa bu kelime ile ilgili bazı ön yargılarınız, bunları bir kenara bırakmanızı istiyorum. Bazılarınızın aklına, şükretmek deyince, zavallı bir hayat geçirmek yada başkalarının zulmüne sürekli olarak maruz kalmak gelebilir. 

Ama aksine şükretmek, bizi hak ettiğimiz hayata ulaşmamızı sağlayan itici bir güçtür. 

Ayrıca bu kelimenin herhangi bir inançla bağlantısı da yoktur. Sadece inançlar içinde kendine özel yorumlara açık olabilir. Ben hepsine sonsuz saygı duyarak sözlerime devam etmek istiyorum.

Hepimiz, hayatlarımızda kendimize göre çok büyük mücadeleler verdik ve vermeyede devam ediyoruz. 

Bu hayatımızın vazgeçilmez bir gerçeği. Belki de bu mücadeleler bizi ayakta tutuyordur kim bilir?

Bazen bu mücadeleler karşısında kazandık, bazen ise kaybettik ama hepimizin ortak duygusu, doğal olarak hep daha iyi bir yaşam arzusuydu.

Bunu bazen sadece ve sadece, para veya pul ile, bazense statü ile elde edebileceğimizi zannettik ve gereksiz yere kendimizi o kadar yorduk ki ve kendimizden o kadar çok şey kaybettik ki, sonunda elde ettiklerimiz bize haz bile vermez oldu. 

Çünkü hayatımıza değişik nedenlerle giren bu doyumsuzluk duygusunun bir sonu yoktu. Sadece bir kelime vardı dilimizde, oda hep daha fazlası.

Şükretmeye gelince, şükretmek sadece ‘teşekkür ederim’ demek değildir. 

Şükretmek, hayatımızın her anında, her deneyimde bir değer bulmak, her durumda bir öğrenme şansı görebilmektir. 

Evet, bazen zorlayıcı olabilir. Ama şükretmek, zor zamanlarda bile güzellikleri görebilmemizi sağlar. Bu güçlü tutum, sadece ruh halimizi değil, aynı zamanda sağlığımızı ve ilişkilerimizi de iyileştirir.

Psikolog arkadaşlarım daha iyi bilir ki, psikoloji bilimi, şükran duygusunun stres ve kaygıyı azalttığını, depresyon riskini düşürdüğünü gösteriyor. 

Duygusal dayanıklılığımızı artırıyor, iç huzurumuzu pekiştiriyor. Şükretmek, zihnimizi yeniden şekillendiriyor, olumsuz düşünce kalıplarını pozitif olanlarla değiştiriyor. Ve bilin ki, pozitif bir zihin, daha sağlıklı bir beden demektir.

İlişkilerimize gelince, şükran duygusu, onları daha da güçlendirir. Teşekkür etmek, takdir etmek, bir bağ kurmak demektir. 

İnsanlarla aramızdaki duvarları yıkar, güven ve anlayış köprüleri kurar. İyi ilişkiler, mutlu ve sağlıklı bir yaşamın temel taşlarıdır bence.

Peki, şükretmek nasıl bir etki yaratır hayatınızda? Düşünün ki, her sabah uyanıp, yeni bir gün için şükrettiğinizde, zihninizdeki olumsuz sesler susar. 

Her teşekkür, küçük bir zaferdir. Ve bu küçük zaferler birleştiğinde, yaşamınızda büyük bir dönüşüm yaratır.

Şükretmeyi bir alışkanlık haline getirin. Her gün, en az üç şey için şükredin. Belki hava güzeldir, belki bir arkadaşınız sizi güldürmüştür, belki bir yabancı size yardım etmiştir. Ve fark edeceksiniz ki, hayatınızdaki her şey, aslında bir lütuf.

Sevgili canlarım, hayatınızı dönüştürecek bu yolculukta, en güçlü aracınız şükran olsun. Her gün, her an için şükredin ve izleyin hayatınızın nasıl değiştiğini.

Bu kelimenin mucizesini bir gün hayatlarınızda hissettiğinizde Turist Ömer’ide unutmayın.

Sevgiyle ve anda kalın canlarım.

İlgili Yazılar

Yorum Bırak

Web sitenizi girmek zorunda değilsiniz. Diğer alanlar zorunludur.